28 Temmuz 2013 Pazar

Gece Postu Bu... Bitmeyen Tutorial Yerine :)

Bitmedi henüz okyanus dalgası modelinin tutorial ı. Bende gelenler sıkılmayın dedim hani kabahatimi affettirmek anlamında.!

En güzel resimlerden seçtim size atölyemden....






Belki birilerine ilham veririm diye.:)
Hoşçakalın.

25 Temmuz 2013 Perşembe

Minik Çiçeklerim... Polimer Kil Projelerine Devam

Bu güzelleri, bir projede kullanmak üzere yaptım. Minicikler, şeker gibi. Her projeyi renklendirebilirler. İhtiyacı olan, benim de bunlardan olsun diyen, yesiminatolyesi@gmail.com



Şimdi killeri bir kenara kaldırıp, artık bitirmek istediğim dalgalı tığ örtüme dönüyorum. Bunun yapılışı için yarına bir photo tutorial hazırlıyorum.. Merak edenler, yarın tekrar uğrasın.

23 Temmuz 2013 Salı

Polimer kil ile tanışmam

Nasıl poz verilir, bakın lütfen. Hayır, uğraşsan ikisini de aynı ifade ile yakalayamazsın. İki sevgili, aynı gülümseme ile bakmışlar. :) Neredeyse oturuşları bile aynı. Bu hanımefendiyi tanımayız. Bir gün geldim bahçede bulduk kendisini. Bizim eddie ile pek bir anlaştılar, koklaştılar diye o gün birkaç saat misafir ettik. Ve sonra araştırıp soruşturup öğrendik ki bizim mahallenin kızıymış. Yerine bıraktık sonra. Ama bir aşk meşk durumları olmuş olsa gerek, iki gün sonra yine kapıda idi. Ve bizimkilerin hikayesi böyle başladı. Her geldiğinde birkaç saat alıyoruz bahçeye. Onların da arkadaşa ihtiyacı var, değil mi?.   





Bu da bizim polymer kile başlama hikayemiz. Şu tığları bir giydirsem, ne kadar soğuk ve sevimsizler diye düşünürken, genelde ilham kaynağım olan etsy.com da, kil ile şekillendirip, şahsiyet kazandırılmış tığ ve şişleri gördüm ve vuruldum tabii. Hemen nereden bulunur bu kil derken gördüm ki en meşhuru fimo marka. Kolay da buldum Bahçeşehir'deki kırtasiyeden. Biraz sabrınız, ve az da el beceriniz ve renk zevkiniz varsa, harika bir uğraş olduğunu söyleyebilirim. Ben de , oğlum da çok keyif alıyoruz.  Fimo dan başka markalar da deniyoruz, deneyimlerimi bildireceğim bilahare.



 Bunlar ilk denemeler. Fena da değiller hani.



 Ve sevimli cupcake lerim. Bayılıyorum ben bunlara, henüz onlardan ne yapacağım çok net değil, yapıp koyuyorum bir kenara, bakalım nerede çıkacaklar karşınıza.




Bu tığlarım ve hergün eklenen yenileri satışa da başladım, İnstagramda beni takip edenler, detayları görecekler. 

Ve ben şimdi uyumaya gidiyorum artık. Yarın benim için de sizler için de harika bir gün olsun...


21 Temmuz 2013 Pazar

Keçe hatıralar...



Baktım hep tığ yün , uzun zamandır keçelerimi ihmal mi etmişim... Sanırım biraz kış hobisi keçe de , o yüzden.. yoksa vazgeçemem keçeden. Ben de bir vefa borcu ödeyim diyerek, girdim arşivlerden, en sevdiğim keçe çalışmalarımı derledim sizin için. 



Mesela "needle felting" yani iğne keçe tekniği kullandığım bir çalışmaya örnek... Bu havuçlar şimdi sanırım oğlumun okulundalar. Bir proje için gitmişlerdi, dönmediler. :)) 


Bu rengarenk toplar ise "wet felting" yani ıslak keçeleme yöntemi ile yapıldılar. Pek de maceralı bir deneme idi, epey fazla yapmam gerekiyordu ve yardımcı kuvvet çağırmıştım hiç unutmam sabahlamıştık, ellerimiz buruşmuştu artık. :)


Bu da hem ıslak hem iğne keçe kullanılarak yapıldı. Çok da cicişdir kendisi. 


Ve  tabii hazır keçe plakalar kullanılarak yapılan çalışmalar da eğlencelidir. Aşağıdaki bir yılbaşı hazırlığı halidir mesela.








 
Bu ise nedendir bilmem kısmet olup da sahibine ulaşamadı. :( Öylece duruyor hala...



 
 Bu kuş da epey sevilen bir çalışma oldu.  Bayağı kalabalık bir ailesi de vardı yani :)





Şimdi herşeyin yanında polimer kil çalışmalarım da var. Son derece keyif alarak yapıyorum bunları da. Yapılışını da anlatmak isterim ilerde, ilgilenirsiniz belki. 

Ayrıca bu çalışmalarımın hepsini, siparişiniz üzerine yapabiliyorum. Bilgilerinize... Herhangi bir ürünü görüp beğenirseniz, lütfen benimle yesiminatolyesi@gmail.com adresinden iletişime geçin. İnstagram da da yesiminatolyesi olarak beni bulabilirsiniz. Orada da çok resim çeşitliliği görme olanağınız olacaktır.
 
 


Sevgiler benden gelsin bu gece, hepinize...

20 Temmuz 2013 Cumartesi

hobilerimle başım dertte...

Evet iflah olmaz bir hobikoliğim, itiraf ediyorum. Şiş tığ yün keçe kumaş falan derken kendimi kaybediyorum, her gördüğümü yapasım, daha güzelini bulasım, renk renk üretesim var bu aralar. Gerçi hep var bu bende . Çalışırken de vardı şimdi de var ve umarım hep olsun. Çünkü yeni birşeyler yarattıkça, ay bunu ben yaptım duygusu varya, hele bir de beğenildi ve güzel yorumlar aldı ise, işin bütün hazzı bu. Daha tığ da bir iş varken, başka bir şey görüp ay bunun da burasından şöyle yapsam da başlasam derken bir bakıyorum şiş de dolmuş, o arada polymer kil işleri büyük zevkle devam etmekte, e mutlaka baş ucumda bir kitap, bahçe çiçek böcek de severim... 
Ama hayat da böyle güzel. Neyden keyif alıyorsan, iş güç dışında çoluk çocuk dışında, hani derler ya hayat gailesi dışında güzellikler olacak... Kimisi gezip tozmayı sever, kimisi yeyip içmeyi, kimisi de benim gibi güzel olan herşeyi.... :)



Taşınma işleri yorucu idi ama herkes için keyifli, hele bir de güzel bahçemiz ve verandamız olunca pek keyiflendik ailecek.







Bu da yeni evimizin duvarında yerini aldı.. Annecimle içilen sabah kahvelerini de hobilerimin arasına almalıyım sanırım. 15 gündür yok, özledim. :(

Bakın işte bu da işlerin arasında başladığım bir iş. "Ripple blanket" deniyor. Dalga dalga, hep çok hoşuma giderdi. "Things To Do" listemde idi uzun bir süredir. Kısmet oldu öğrendim, çok da zevkli imiş, çok da güzel bir model . 


 Bir gün yapılışını da anlatacağım ilgilenen olursa.  

Bu iş 4 sıra ilerlemişken başka bir ripple modeli "ocean wave" dedikleri birazcık daha farklısını gördüm, bir de onu denedim ; bu daha keskin zigzaglarla yapılıyor ve renk değişimlerinde arka zincire batılıyor, o yüzden de tam deniz dalgası gibi bir model çıkıyor. Bu daha çok hoşuma gidince , diğeri kenara alındı.. :)






Bu arada bu koltuk benim "knitting corner" ım oldu. Bu koltukta örgü örmek çok zevkli. Veranda da, harika bir manzaraya karşı, püfür püfür... çok şanslıyım :)



 


Şimdi yazımı okuyunca ne kadar çok ingilizce tabir kullanmışım, ay sileyim şunları dedim. Ama sonra vazgeçtim. Birincisi ben yabancı siteleri, yabancı dergileri takip ederek öğrendim, öğreniyorum bu işleri, o yüzden birçok örgü tığ tabirinin türkçesinden bihaberim :) İkincisi ve en önemlisi de ben böyleyim. Neden burada farklı biri olayım, öyle değil mi. Kimse ukalalık olarak algılamayacaktır umarım. Kendi hallerimden yola çıktım bu blogu kurarken, o halde beni ben yapan şeylerden vazgeçmeden devam !

Benden size kucak kucak sevgiler güzellikler...

19 Temmuz 2013 Cuma

ve geri döndüm...

Uzun lafın kısası; 
taşındım, 
mutluyum, 
keyfim yerinde, 
döndüm. :)


Taşınmak uzun ve zor bir süreç olsa da; aradığımı bulduğum için memnunum. Sonunda tam anlamıyla yerleştim ve atölyemi de işler hale getirdim.



Harika ortancalarım, sıcak bir evim, gülümseyen aile fertlerim var ; demek çalışmaya ve üretmeye başlamanın tam zamanı gelmiş.



Hemen verandaya çıkılır, ne zamandır denemek istediğim İngilizcesi "african flower" olan, tam tercüme ile afrika çiçeği (acaba afrika menekşesi mi kastediliyor bilemiyorum) ama var ise de benim Türkçesini bilmediğim bu motifle başlanır. Tabii yanıma çayımı almadan olmaz.!!


Çok kolay ve şık bir model, ben hemen masa ortası için böyle bir 16 motiften oluşan model yaptım ve kullanmaya başladım bile. Sabrım yetseydi daha büyük hayal etmiştim ama yapmak istediğim daha o kadar çok şey varki...



Bugünlük kısa bir giriş olsun. Bundan sonra umarım bir aksilik olmazsa her gün buradayım ve inanın harika sürprizlerim var. El atmadık "craft" bırakmamaya kararlıyım. :) Örgü, tığ, keçe, dikiş derken bakın nelere de bulaştım, yakında göreceksiniz.

Sevgiyle kalın, hoşçakalın, yüzünüzde hep bir gülümsemeyle kalın.